ANKARA (İGFA) –Türkiye’nin yetiştirdiği değerli sanatçılardan, keman virtüözü, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda 44 yıldır “solist sanatçı” unvanıyla çalışan ve Türkiye’yi tüm dünyada üstün bir başarıyla temsil eden Prof. Suna Kan hayatını kaybetti.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Prof. Suna Kan için taziye mesajı ile cenaze törenine ilişkin bilgileri paylaştı.
Devlet sanatçısı Kan’ın cenazesinin 12 Haziran Pazartesi günü saat 10.30’da Ankara’da Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası tarihi binasında öğle namazına müteakip kılınacak cenaze namazının ardından kılınacak törenle toprağa verileceği açıklandı. Karşıyaka Mezarlığı’ndaki cami.
SUNA KAN KİMDİR?
1936 yılında Adana’da doğdu. Babası Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Viyola sanatçısı Nuri Kan’dır.5 yaşında babasından keman öğrenmeye başlamış; daha sonra aile dostu Hulusi Karsel’den keman dersleri aldı.[1] . Ankara Devlet Konservatuarı sınavlarını kazanarak Avusturyalı eğitimci Walter Gerhardt ile başladığı temel keman eğitimine İzzet Nezih Albayrak ve Gilbert Back ile devam etti; son olarak Liko Amar ile çağdaş müzik çalışmaları yaptı.
İlk resitalini 18 Nisan 1946’da Ankara Devlet Konservatuarı konser salonunda verdi. Mozart’ın 5. Keman Konçertosu’nu seslendirdiği bu resital nedeniyle “Harika Çocuk” olarak anıldı ve eğitimine devam etmesi gerekliliği ile anıldı. Avrupa’da ön plana çıktı. 1948 yılında özel olarak çıkarılan “İdil Biret ve Suna Kan’ın Müzik Eğitimi İçin Yabancı Ülkelere Gönderilmesi Hakkında Kanun” (Harika Çocuk Kanunu) ile devlet burslu olarak yurt dışında eğitim görme imkânı doğmuştur. Bir süre sonra ailesiyle birlikte Roma’ya gitti; Birlikte çalışacağı eğitimcinin öldüğünü öğrenince Paris Konservatuarı’na gönderildi.[1] . Paris’te Gabriel Bouillon ile birlikte çalışan Suna Kan, 1952 yılında konservatuardan birincilikle mezun oldu.
Okuldan mezun olduktan sonra repertuar çalışmalarına Gabriel Bouillon ile devam etti ve uluslararası yarışmalara katıldı. Viotti Yarışması birincilik ödülünü (1955), Münih Yarışması ikincilik ödülünü (1956), Long-Thibaud Race Paris City ödülünü (1957) kazandı.
Yeteneği küçük yaşta “Harika Çocuk” olarak tanımlanan sanatçı, 1971 yılından bu yana “devlet sanatçısı” unvanını elinde bulundurmaktadır.
